İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotim Temel Eğitim Sertifika Merasimi’ne katıldı. Bakan Soylu, ‘Alınan tek bir dal kaçak sigara dahi terör örgütünün değirmenine su taşımaktadır. Kimse kusura bakmasın’ diye konuştu. “Avrupa eroin yakalamalarının da iki katını gerçekleştiriyoruz” diyen Soylu, “Beni bağışlasınlar, teşbihte hata olmaz, biz olmasak Avrupa’da hemen hemen ayık gezebilen genç kalmayacak” ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Haliç Kurultay Merkezi’nde tertip eden İstanbul Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotim Temel Eğitim Sertifika Merasimi’ne katıldı.
Burada konuşan Soylu, İçişleri Bakanlığı görev alanında Türkiye’nin en ehemmiyetli meselelerinin ” terör“, “uyuşturucu”, “asayiş ve trafik” olduğunu söyledi.
Trafiğin tamamiyle kendileriyle alakalı bir sorun olduğunu aktaran Soylu, “Fakat terör ve uyuşturucu, global ve birbirini besleyen meselelerdir. Uyuşturucu terörü finanse ediyor, terör de uyuşturucuya kanal açıyor, kullanıyor, dağıtımını gerçekleştiriyor. Uyuşturucu meselesinde örgütlü suç örgütleri, artık direk terör örgütleriyle ilişki kuruyor. Hem de bazen şirket birleşmeleri gibi terör örgütlerinin çatısı altında faaliyetlerini sürdürüyor. Başka bir deyişle tıpkı iki şeritli bir yolun ileride tek şeride düşmesi gibi bu iki suç alanı, başka bir deyişle terör ve uyuşturucu, gittikçe yakınlaşıyor ve birleşiyor.” dedi.
KAÇAK SİGARA İKAZI
Soylu, Türkiye’nin uyuşturucu ve terör ticaretinin direk merkezinde olan bir coğrafi konumda bulunmasının talihsizlik olduğunun vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bilhassa uzun yıllardır ülkemizde faaliyet gösteren PKK’nın uyuşturucu ticaretinden ele geçirdiği senelik gelirin 1,5 milyar dolar olarak düşünüldüğünü çeşitli vesilelerle dile getirmiştim. Yalnızca uyuşturucu ticaretini düşünmeyin, bu arada ülkemize giren kaçak sigaraların da PKK’nın elinden geçtiğini en ehemmiyetli data olarak elimizde tutmak vaziyetindeyiz. Türkiye’den alınan kaçak bir dal sigara dolaysız terör örgütlerinin finansmanına ve onların değirmenine ciddi bir şekilde katkı sağlamaktadır. Doğumuzda Afganistan var ki dünyanın afyon tarlası… Senelik 9000 bin ton afyon üretiyor, bunun yarısı eroine dönüştürülebiliyor ve Afganistan’da yalnızca 425 tonu eroine dönüşüyor. Geri kalanı dışarıya gidiyor. Türkiye bu afyon ve eroinin Avrupa’ya sevk rotasının tam ortasında ve bunun ciddi bir bölümü, Türkiye’de kalmaktadır.”
Orta Doğu kaynaklı göç mevzusunun kendi içinde “uyuşturucu mesajım kanalı” açtığını vurgulayan Soylu, gayri muntazam muhacirlerin uyuşturucuyu yolculuklarını finanse etmek için taşıdıklarını belirtti.
“SADECE KARADA KOVALAMIYORUZ”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, düzensiz muhacirlerin her konakladığı yerde uyuşturucu satarak yolu bitirmeye çalıştıklarını kaydederek, “Bu tablo, bize bir kontrol alanı daha üretiyor, o da deniz… Uyuşturucuyu sadece karada kovalamıyoruz. İşin bir de deniz boyutu var. Doğu Akdeniz’de aldığımız önlemler dahilinde, Sahil Güvenlik Komutanlığımız eliyle uyuşturucu kaçakçılığına müdahale edebilmek için halihazırda bin 100 personel, 21 gemi/bot, 3 helikopter/uçak, 2 mobil radar ve 1 insanlı bulgu uçağı kullanılmaktadır.” diye konuştu.
Avrupa’nın ürettiği bilim ve teknolojinin yanı sıra bir de “ölüm kimyası” ürettiğine dikkati çeken Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
“2017 Avrupa uyuşturucu raporuna göre, Avrupa Birliği erken ikaz sistemi tarafından belirleyen yeni uyuşturucu maddelerin yüzde 70’i son 5 senede üretilmiş maddelerdir. Ayrı olarak Avrupa, eroinin olmazsa olmazı ara kimyevileri da üretiyor ve bu arada bu kimyevileri son ürüne dönüştürebilmek için Asya’ya pazarlıyor, bunun denetimini yapmıyor. Yalnızca biz 2018 seneninde 34 ton ara kimyevi yakaladık. Bu, 17 ton eroin demektir. Bütün bunların manası şudur, geç kaldığımız her gün, listeye yeni bir zehir ilave ediyorlar. Adamların beyinleri var fakat ne yazık ki kalpleri yok. Zehiri gelişmiş laboratuvarlarda üretiyorlar ve bilhassa dünyanın doğusuna salıyorlar. Bunun da tabii rotası yeniden bizim güzel ülkemizden geçiyor. Geçerken ehemmiyetli bir bölümü da maalesef burada kalıyor. Kato’da ele geçirdiğimiz terörist mağaralarında varillerle captagon, extacy buluyoruz. Aynı hapları, İstanbul’da torbacılarda da yakalıyoruz. Noktaları birleştirmek ve resimi görmek elbette zor değildir.
Daha da acıklısı, Avrupa’da legal hassasiyet de zayıf. Laboratuvarları gelişmiş ama yasaları bu konuda geri kalmış. Uyuşturucuyu, özgürlük normları içine sıkıştırmaya çalışıyorlar. Bir hayli konuda birlik olan Avrupa, enteresandır, bu konuda birlik olamıyor. Cezalar ve uygulamalar değişik farklı. Bir kilo eroin arzı için beklenen mapus müddeti Hollanda’da bir sene, Yunanistan’ta 20 yıl. Bir kilo esrar arzı için Yunanistan’da ceza 10 yıl, Hollanda, Fransa, Polonya, Lüksemburg ve diğer birkaç Avrupa Birliği azası ülkede ise hapis cezası öngörülmüyor. Bizde cezalar onlara göre daha ağır. Üstelik satılan veya verilen kişinin çocuk olması vaziyetinde ceza alt hududu 15 yıla kadar yükselebiliyor. Uyuşturucunun türüne göre, okul, yurt, kışla, ibadethane gibi toplu bulunan yerlerde ele geçirilmesine göre de cezalar artabiliyor.”
“UYUŞTURUCU MESELELERİNDE HİÇ SESLERİ ÇIKMAZ”
Bakan Soylu, uyuşturucu ile mücadelede ayrı olarak yasal mevzuat desteği sağlanması açısından 25 Ağustos 2017’de yayımlanan 694 sayılı KHK ile ehemmiyetli tertip etmeler yapıldığına işaret ederek, bununla hem mücadelenin elinin güçlendiğini hem de kimi cezaların artırıldığını kaydetti.
Avrupa ve Amerika’nın yıllardır Türkiye’ye bir hayli konuda beynelmilel raporlarda akıl verip her işe karışmaya çalıştığına değinen Soylu, “Hükümet sistemimizden yaptığımız reformlara kadar her konuda atıp meblağlar ama nedense uyuşturucu meselesinde hiç sesleri çıkmaz. Hem de size çarpıcı bir örnek vereyim, az önce Afganistan’dan söz ettik. AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’nin Afganistan’a müdahale ettiği 2002 yılında Afganistan’daki haşhaş imalat alanı 17 bin hektardır. 2017’de ise üretim alanı 328 bin hektara çıkmıştır. Sözde sulh götürüyorlardı, terörden arındırıyorlardı, asıl niyetleri, bu verilerde açıkça görülmektedir.” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE OLMASA AVRUPA’DA AYIK GEZEBİLEN GENÇ KALMAYACAK”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uyuşturucu mevzusunun dünyanın üzerine bir çığ gibi geldiğini anlatarak, şöyle konuştu:
“Fakat dünya hala, havaya bakıp ıslık çalmaktadır. 2015 senesi dünya extacy yakalamalarında biz birinci sıradayız. Global eroin yakalamalarının yüzde 16’sını biz gerçekleştiriyoruz. Avrupa eroin yakalamalarının da iki katını gerçekleştiriyoruz. Beni bağışlasınlar, teşbihte hata olmaz, biz olmasak Avrupa’da hemen hemen ayık gezebilen genç kalmayacak. Uyuşturucu ile ilgili bir başka tehlike, darknet üzerinden yapılan satışlardır. Darknet denilen internet ağı üzerinde kripto paralarla yapılan satışların 3’te 2’si uyuşturucu ile alakalıdır. global uyuşturucu arzı içinde belki daha çok büyük bir yer tutmuyor olabilir fakat dağıtım noktasında dünya sıhhatini tehdit edebilecek boyutta bir tedarik sunduğunu da gözden kaçırmamak ve şimdiden önlem almak gerekir.”
- Corona virüsü kuralına uymadılar - 15/03/2020
- Diyanetten Korona Virüsü ve Umre Açıklaması - 15/03/2020
- Umreden dönenler corana virüs karantina - 15/03/2020
- Corona virüsü iflasları - 15/03/2020
- Benzin motorinden daha ucuz - 15/03/2020
- Corana virüsten korunmak için bağışıklık sistemi güçlendirme - 15/03/2020
- Azerbaycan, İran sınırını kapattı! - 29/02/2020
- ABD’den Patriot istedik. - 29/02/2020
- Bugün Devlet Adamlığı Ölmüştür! - 29/02/2020
- İran’da corona virüsünün önüne geçilemiyor! - 29/02/2020